Haberler
New member

Gaziantep'te asırlardır genellikle erkekler tarafından yapılan bakır işlemeciliğinde usta olan Sibel Bakırcı ve Seda Çetin, "Bakırcılık erkek işidir, kadınlar bu işi yapamaz" diyenlere inat 10 yıldır bakıra şekil veriyorlar.

Bakır işlemeciliğinin patentini elinde bulunduran Gaziantep'te 10 yıl önce Bakırcılar ve Sedefçiler Odası tarafından açılan bakır işlemeciliği kursuna katılan ve aldıkları eğitim sonucunda kısa sürede bakıra şekil vermeyi öğrenerek usta olan 54 yaşındaki Sibel Bakırcı ve 33 yaşındaki Seda Çetin, "Kadınlar bakıra şekil veremez, kadından bakır ustası olmaz" diyenlere inat bakır ustası olarak çalışmaya başladılar ve bu alanda 10 yılını doldurdular.

Kalfalık, ustalık ve usta öğreticilik belgelerini alarak bakır ustası olarak çalışmaya devam eden Sibel Bakırcı ve Seda Çetin, toplumsal tüm önyargılara meydan okuyarak çıktıkları bu yolda hem meslek sahibi oldular hem de aile ekonomilerine katkı sağlıyorlar.

Bakırları ince ince işleyen Sibel Bakırcı ve Seda Çetin, azimlerini, güçlerini ve başarılarını da paylaşarak kadınların her alanda çalışabileceğini gösteriyorlar.

2 çocuğu ve bir torunu bulunan Sibel Bakırcı, 10 yıl öncesine kadar sadece soyadından dolayı "bakırcı" olarak tanınırken, şimdilerde ise mesleği sayesinde bakırcı olarak tanınıyor. Ev hanımı iken bakır ustası olduğunu belirten Sibel Bakırcı, bakır işlemesini çok sevdiğini ve bu alanda kendini sürekli geliştirdiğini söyledi.

Kadın bakır ustaları olarak bakır işlemeciliğinin "erkek işi" olduğu algısını kırmayı başardıklarına işaret eden Sibel Bakırcı, "10 yıldır bakırcı ustasıyım. Bakırcılık mesleğine ilk olarak kursiyer olarak başladım. Daha önceleri ev hanımıydım. Hiçbir iş yapmıyordum. Bakır işlemeciliği kursunu duydum ve kursa başvurdum. Kursu tamamladıktan sonra kalfalık, ustalık ve usta öğreticilik belgelerini aldım. 2 yıl Kuyumculuk ve Takı Tasarımı Bölümü'nü okudum. Şu anda bakır ustası olarak çalışıyorum. İşimi çok severek yapıyorum. Bakırcılık mesleğini erkek mesleği olarak görüyorlar. Fakat biz kadınlar olarak bu algıyı değiştirdiğimizi ve bize ‘yapamazsınız' diyenlere bu işi başardığımızı gösterdik. Ben bu işin üstesinden geleceğime inandım ve bakır işlemeyi sevdiğim için de bu işi başardım. Kadınlar boş durmasınlar, çalışsınlar ve üretsinler" dedi.

Üniversiteden mezun olduktan sonra bakır işlemeciliği kursuna katıldığını belirten Seda Çetin ise, "Aslında sedef kakma sanatına merakım vardı. Fakat bakır işlemeciliği kursuna katıldım. 10 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. ‘Bakıra şekil vermek güç işi, erkeklerin yapabileceği meslek' diyorlardı ama bizler toplumsal tüm önyargılara ve yaklaşımlara rağmen bakır işlemeciliğinin kadınlar tarafından yapılacağını kanıtladık. Bu meslek sadece erkeklere mahsus bir meslek değil. Kadınlarda her şeyi yapabiliyor ve her şeyin üstesinden gelebiliyor. 10 yıldır bakır işliyorum, kendi paramı kazanıyorum. Herkes bu işi yapabilir. Kimse yapamaz diye bir şey yok. Herkesi bu mesleği tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu.

Oda olarak açtıkları kursta kadın kursiyerlere bakır işlemeciliğini öğrettiklerini belirten Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Başkanı Celal Açık ise, "Açtığımız kursta yetenekli olanlar bu meslekte ilerledi. Usta olarak çalışmaya başladılar, çeşit çeşit ürünler işlemeye başladılar. Her ürünü işlemede bir tecrübe kazandılar. ‘Kadından bakırcı mı olur?' dediler. O ustalarımız şimdi ise kendi eşlerine bakır işlemeciliğini öğretmeye başladılar. Bakırcılık 5-10 ayrı daldan oluşuyor. Biz kadınlara bakıra şekil yani nakış işlemeyi öğrettik. Çünkü nakış işlemeye kadınların elleri hem daha yatkın hem de daha verimli işler yapıyorlar. Erkek ustalarımız kusura bakmasınlar ama onları da geçen kadın ustalarımız var" ifadelerini kullandı.